«

Çakmak Hattı, İkinci Dünya Savaşı’nın çıkmasından sonra Türkiye Cumhuriyeti tarafından Nazilerden gelecek potansiyel bir saldırıya karşı yapılması planlanmıştır. Çakmak Hattı Trakya Bölgesinde ilk olarak Kırklareli-Edirne hattına daha sonra Çatalca hattına taşınan bir yapıdır.

Çakmak Hattı ve Koruganların Kökeni

ce51c32fdb61076ca9438a765b158233

Koruganlar, bir saldırı esnasında kendi bölgesini özellikle tank ve uçak bombardımanına karşı korumaya çalışan savunma yapılarıdır. Bu dayanıklı sığınaklar yüzyıllardır devam eden savaş stratejisinin ve teknolojisinin bir sonucudur. Koruganların ana malzemesini demir ve beton oluşturmaktadır. Sanayi Devrimi’nden sonra teknoloji oldukça ilerlemiş İkinci Dünya Savaşı öncesinde uçakların ve tankların daha çok ön plana çıkmasıyla koruganların önemi iyice artmıştır. Bu yapılar, Dünya’da ilk defa 1904 yılında Rus-Japon Savaşı’nda Ruslar tarafından kullanılmıştır. Koruganlara, Avrupa’da blockhouse, pillbox, bunker, Türkiye’de ise “korugan” adı verilmiştir. Avrupa’da özellikle de Fransa’da, İkinci Dünya Savaşı öncesinde savunma stratejisi olarak koruganlar yapılmaya başlanmıştır.

Çakmak Hattı Nedir?

fevzicakmak

Türkiye’de bu hattın kurulma fikri ilk olarak Genelkurmay Başkanı General Fevzi Çakmak tarafından ortaya atılmıştır, bu nedenler bu hatta “Çakmak Hattı” denilmiştir. 1930‘lu tarihlerde Genelkurmay Başkanı Fevzi Çakmak Fransızların, Nazilere karşı yaptığı Majino Hattı’nı örnek alarak Trakya bölgesinde  beton ile çelik karması bir hattın planını hazırlamıştır.  Lâkin dönemin Cumhurbaşkanı Mustafa Kemal Atatürk tarafından karşı çıkılmış ve bu hat fikri rafa kaldırılmıştır. Atatürk bu hat hakkında şöyle demiştir: “Savaş, oldum olası toprak üstünde yapılır ve toprak üstünde kazanılır, yahut kaybedilir. Çakmak Hattı ne kadar güçlü olursa olsun ömrü, bir muharebeninki kadar kısadır. Ben milletimin parasını bir kapris uğruna toprak altına gömdürmem.”

Tarihler 1938‘e geldiğinde Mustafa Kemal Atatürk’ün vefatının ardından  yeni Cumhurbaşkanı İsmet İnönü oldu. İsmet İnönü‘nün cumhurbaşkanlığı döneminde Çakmak Hattı fikri tekrar gündeme gelmiş ve yapımına başlanmıştır.

Çakmak Hattı ilk olarak, Kırıkkale-Edirne arasına Bulgaristan sınırına yapılmaya başlanmıştır (I. Hat) Nisan 1941 tarihinde Yunanistan’ın Naziler tarafından işgal edilmesinden sonra Bulgaristan sınırına yapılmakta olan Hat tamamen işlevini kaybetmiştir, düşman kuvvetleri Meriç nehrinin aşağı kısmından dosdoğru saldırırlarsa Trakya’nın kuzey hududu boyunca uzanan Çakmak Hattı’nın geri kısım ile kavuşması kesileceği için, Çakmak hattı projesi İstanbul sınırlarında Çatalca’ya kadar geri çekilmiş ve burada yapımına devam edilmiştir (II. Hat)

1861cNSSaJTh4CB0 637771706870293300

Almanların o tarihe kadar kullandıkları modern savaş araçları karşısında bu planın başarı sağlayabileceği şüpheli görülmüştür lâkin hattın yapımına devam edilmiştir. Çakmak Hattı’nın yapımında beton-çelik kullanılmış lâkin hattın bitirilmesine yetecek kadar beton ve çelik bulunamamasından ötürü hattın yapımı yarıda kesilmiştir. Hattın yapımı sırasında, soğuktan bir kaç Türk Askeri ölmüştür. Çatalca’da ise köylerdeki halk sıkıntı çekmiştir ve hatta bir kısmı Anadolu’ya geçmiştir.

Çakmak Hattı’nın ve Özellikleri

1970’li yıllarda Büyükçekmece’de nüfusun artmasından ve E5 Karayolu’nun yapımı sırasın da pek çok Korugan tahrip edilip yıkılmıştır. Yaklaşık 10 farklı tipte korugan tespit edilmekle beraber örneği çok olanlar dört tiptir. Çok olanların haricinde beşinci tip olarak bir tane tespit edilen tünelle birbirine bağlı olan en büyük korugan ile altıncı tip olan diğer bütün koruganlardan daha hâkim tepede yapılan iki korugan daha vardır. Kültür Envanteri tarafından yapılan araştırmalar sonucunda bugüne kadar 957 adet Korugan bulunmuştur.

1. Tip koruganlar içinde sadece makineli tüfek bulunan, genellikle yarısı toprak altında, ateş edebilmek için önden arkaya doğru daralan bir pencereye sahip arkasında bir adet kapı bulunan en küçük korugan yapılardır. 1. Tip koruganların demir ve betondan yapılan ön duvar cephe kalınlığı yaklaşık 70 santimetre yan, arka ve çatı kalınlıkları ise 30 santimetre civarındadır. 

2. Tip koruganlar 1. tip koruganlara göre çatı ve duvarları daha kalın yapılmış, tek pencereli ve tek kapılı yapılardır. içerisinde sadece top ya da ağır makinalı tüfek bulunur. Konumu ve stratejik önemine göre bu koruganlarda havalandırma sistemi vardır, havalandırma sistemi koruganın küçüklüğünden ötürü sadece kol gücüyle çalıştırılabiliyordu.

3. Tip koruganlar içerisine top ve makinalı tüfekler konulur. Bunların duvar kalınlıkları yaklaşık bir metre çatı kalınlıkları ise yaklaşık bir buçuk metredir. Bu koruganlar askerî açıdan önemini yitirdikten sonra içlerinde ki çoğu teçhizatta kaderlerine terk edilmiştir. İçinde ki havalandırma sistemleri daha sonraları sökülüp hurda olarak satılmıştır, 3. Tip koruganların sadece bir tanesinde havalandırma sistemi kalmıştır, bu havalandırma sistemleri Fransızların Majino Hattı’nın havalandırma sistemleri ile aynıdır.

4. Tip koruganlar 3. Tip koruganlardan daha büyüktür bu koruganlar  topların ve makinalı tüfeklerin bulunduğu iki ya da üç bölümü olan stratejik noktalarda, genellikle kendi bölgesindeki hâkim tepeye yapılmışlardır. Bahsi geçen diğer 3 tip korugan, göl, dere ve kenarındaki koruganların bölgelerini müdafaada yetersiz kaldığı veya sükût ettiği durumda dördüncü tip korugan devreye girecek şekilde planlanmıştır.,

5. Tip korugan, Çatalca-Büyükçekmece Çakmak hattında, Dağyenice Köyü’nün doğu kesiminde diğer koruganlara göre çok daha büyük şekilde yapılmıştır. cephe arkasında lojistik destek tüneli olan en büyük 1. Tip korugan tespit edilmiştir. Avrupalıların blockhouse adını verdiği, Osmanlı Devleti’nde tabya sistemine benzeyen toprak altında yapılan, tüneldeki raylı sistem vasıtasıyla üçüncü tip koruganlarla bağlantısı olan bu savunma sistemi Çakmak Hattı’nın en stratejik noktasında yapılmıştır. İçerisinde raylı sistem bulundurmaktadır ve diğer koruganlara yer altı tünelleri ile bağlanmış durumdadır.

6. Tip koruganlardan sadece 2 adet bulunabilmiştir. Bu koruganların en önemli özelliği diğer korugan tiplerine göre en tepe noktada bulunmalarıdır. Düşmanın diğer korugan tiplerini bertaraf ettikten sonra en son mücadele edeceği korugan bu altıncı tip olanlardır. Bunların içerisinden sadece makinalı tüfek ile ateş edilebilir. Bunlar en hâkim mevkide top atışı ve uçak saldırılarına açık bulunduklarından dolayı çatı kalınlıkları diğer korugan tiplerine göre daha kalındır.


Birinci Tip Korugan

Screenshot 1

İkinci Tip Korugan

Screenshot 2

Üçüncü Tip Korugan

Screenshot 3

Dördüncü Tip Korugan

Screenshot 4

Beşinci Tip Korugan – En büyük Korugan

Screenshot 5

Altıncı Tip Korugan

Screenshot 6

Sonuç olarak Çakmak Hattı ne durumda?

Çakmak Hattı, bugün kaderine terk edilmiş şekilde olduğu gibi durmaktadır. Avrupa’da Nazilere karşı yapılan bu koruganlar bugün bile turistik amaçlı kullanılmaktadır. Yakın tarihlerde bile hâlâ Çakmak Hattına ait yeni kalıntılar bulunmaktadır. ülkemizin kültürel mirası olan bu yapılar kaderine terk edilmiş durumdadır ve turizme kazandırılması gerekmektedir.

Aynı zamanda Osmanlı Harp Madalyası Takan Nazi askerleri yazımızda dikkatinizi çekebilir.

Talha Aygün Hakkında

Talha Aygün

Tarih ile ilgili makaleler yazan birisiyim.